Turumuzun ilk durağı, Ege’nin zarif ve nostaljik ruhunu en güzel şekilde yansıtan Ayvalık ve Cunda.
• Sevim ve Necdet Kent Kitaplığı: Adanın en yüksek noktasında yer alan bu şapel, kitaplık olarak restore edilmiş. Burada kitapların arasında oturup huzurlu bir atmosferin tadını çıkarabilir, eşsiz panoramik manzaraya tanıklık edebilirsiniz.
• Taksiyarhis Kilisesi (Rahmi Koç Müzesi): Restore edilerek müzeye dönüştürülen bu büyüleyici kilise, eski zamanlardan kalma denizcilik aletleri, oyuncaklar ve nostaljik arabalarla sizi adeta geçmişe götürüyor.
• Cunda Adası:
Yüzyıllara meydan okuyan taş sokaklarda yürürken kendinizi bir zaman yolculuğuna çıkmış gibi hissedeceksiniz. Renkli kapılar, begonvillerle süslenmiş evler ve adanın büyüleyici deniz manzarası eşliğinde adayı keşfedeceğiz.
• Öğle Yemeği:
Yemeğimizi Cunda’da yerel bir restoranda alacağız. Deniz mahsullerinin ve mezelerin keyfini çıkarmanın tam zamanı!
• Taş Kahve:
Ayvalık’ın simgelerinden biri olan bu tarihi mekânda kahve molası veriyoruz. Ahşap tavanları ve mermer masalarıyla geçmişin zarafetini günümüze taşıyan bu kahvede, taptaze bir Türk kahvesiyle öğle yemeğinizi taçlandırabilirsiniz.
• Lezzet Durağı:
Yemeğin ardından Güler Tatlıhanesi’nde sakızlı kurabiye ve lor tatlısı gibi Ayvalık’a özgü tatları deneyebilirsiniz.
• Macaron Mahallesi:
Ayvalık’ın en eski mahallelerinden biri olan Macaron, Arnavut kaldırımlı sokakları, sanat atölyeleri ve rengarenk kafeleriyle tam bir açık hava müzesi. Bu tarihi mahallede dolaşırken fotoğraf çekmeden duramayacağınız kadar büyüleyici bir ortam sizleri bekliyor.
• Ayvalık Rahmi Koç Müzesi:
Ayvalık’tan ayrılmadan Rahmi Koç Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. 200 yaşında bir zeytinyağı fabrikasının ev sahipliği yaptığı müze koleksiyonu ile göz kamaştırıyor.
Ayvalık’tan ayrılarak Kazdağları’nın huzurlu atmosferine doğru yol alıyoruz.
• Hasanboğuldu ve Sütüven Şelalesi:
Mitolojik hikayelere ev sahipliği yapan bu şelaleler, Kaz Dağları’nın büyüleyici güzelliklerinden biri. Şelalenin çevresinde kısa bir doğa yürüyüşü yaparken hem temiz havayı ciğerlerinize çekecek hem de harika fotoğraflar çekeceksiniz.
• Doğanın Kucağında Konaklama:
Kazdağları’nın eteklerinde, doğayla iç içe Yiva Otel’de akşam yemeği ve konaklama.
Tarihin İzinde: Assos Antik Kenti:
Günümüzün ilk durağı büyüleyici güzellikteki Assos.
• Athena Tapınağı: Dorik mimarinin izlerini taşıyan bu tapınak, M.Ö. 6. yüzyılda inşa edilmiştir. Burada, antik çağların büyülü atmosferini hissetmekle kalmayacak, Ege Denizi’ne bakan eşsiz bir manzara ile karşılaşacaksınız.
Zeytin Ağaçları Arasında Adatepe Köyü:
Assos’un ardından, zeytin ağaçlarıyla çevrili, taş evleriyle ünlü Adatepe Köyü’ne gidiyoruz. Köyde yapacağımız keyifli bir yürüyüş ve kahve molasının ardından Bergama’ya doğru yola çıkıyoruz.
Bergama’ya varır varmaz öğle yemeğimizi yerel bir restoranda yiyeceğiz.
Ege’nin Tarihi Hazinesi: Bergama
• Pergamon Antik Kenti: Helenistik dönemin en önemli kültür ve bilim merkezlerinden biri olan Pergamon, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alır. Ünlü kütüphanesi, antik tiyatrosu ve kutsal alanlarıyla tarihe ışık tutuyor.
• Tarihi Çarşı: Bergama’nın tarihi çarşısında bir mola vererek, yöresel ürünler satın alıyoruz.
İlk yorumu siz yapın